İŞ ADAMI NEDİR, İŞ İNSANI NEDİR
İŞ ADAMI NEDİR, İŞ İNSANI NEDİR
Sami ADALI
Sonda söyleyeceğimizi, baştan söyleyelim: Kapitalist ekonomik ilişkilerde “iş insani” yoktur, buz gibi “iş adamı” vardır. Talan ve sömürü düzenini yürütenlere “iş insanı” dersek, kadınları ve toplumun her kesimini bu düzene ortak ederiz ya da düzenin erkek egemen karekterini saklamış oluruz.
Son zamanlarda özellikle de burjuva medyasında “basındaki erkek egemen dili kırıyoruz” adı altında var olan gerçekliği saptıran, gerçekliğin özünün anlaşılmasına engel olan bir terminoloji kullanılmaya başlandı. Bu kavramların başında da “iş insanı” kavramı geliyor.
Kavramın direk kelime anlamına bakınca insanda güzel bir çağrışım yapıyor. İşçiler, emekçiler, toplumun kendini ekonomik anlamda idame ettirebilmesi için çalışan insanlar akla geliyor. Peki gerçek böyle mi? Bu kavramdan kasıt, emekçiler mi? Tabi ki değil.
“İş insanı” kavramı, burjuva literatüründe fabrikatörler, sermaye temsilcileri, CEO’lar vb için kullanılıyor. Peki bunlar kim? Bunlar, sınıflı toplum düzeninin sömürenler tabakasındaki kaymak yiyen gurup. Bunlar, emekçinin maddi ve manevi üretiminden çıkan bütün değerleri sömüren gurup. Bunlar, sömürü ve iktidarı birbirine bağlayıp daha çok iktidar için daha çok sömüren ve daha çok sömürü için daha fazla iktidar üreten gurup. Bunlar, tarihte 3 büyük ve binlerce orta ölçekli ve büyük paylaşım savaşlarını yapan gurup. Bunlar, türlü üretimden uzak, fakat toplumun bütün üretiminin üzerine zor ve yalanla çöken gurup.
“İnsan” denilince sizin aklınıza sadece biyolojik olarak “homo sapiens” olan tür mü geliyor; yoksa tarihte yarattığı bütün ahlak ölçüleriyle, bütün üretimiyle, bütün olumlu değeriyle bir “eşrefi mahlukat” mı geliyor? Büyük çoğunluğumuzun aklına bu iki özellik beraber gelir. Peki bu kavramların içinde “sömürü, talan, zorbalık” var mıdır? Yoktur. Eğer olsaydı, birinin olumsuz bir davranışı ayıplarken “biraz insan ol” demezdik. Ya da katliamları “insanlık dışı” diye nitelemezdik.
Dedik ya, burjuvazi, kendisinden önceki erkek egemen hakim sınıflar gibi toplumun bütün değerlerini sömürüyor. Şimdi de gözünü toplumun “insanlığı”na dikmiş. “İş insanı” diyerek, emeğe ve insana bir de bu yönüyle çökmek istiyor. “Erkek egemen dile karşı çıkıyoruz” adı altında toplumun bütün olumlu özelliklerinin temsilcisi olan kadınları da bu suça ortak etmeye çalışıyorlar.
Ama amiyane tabirle, biz yemeyiz bunları; yemememiz gerekiyor. “İş” derken “emek” aklımıza geliyor; “insan” derken olumlu özellikler, ahlak ve gelişim düzeyi aklımıza geliyor. “İş insanı” olanlar işçiler, köylüler, emekçiler, kadınlar ve gençlerdir. İş ve insanlıkta sömürü, talan, zorbalık yoktur. Siz, “iş adamları” kendinizi bu kavramlar arkasında saklayamayacaksınız. Gün gelecek “iş” de “insanlık” da hem kavram olarak hem de fiili olarak gerçek sahipleri tarafından kullanılacak.